(AB), üyelik için yıllardır beklettiği Türkiye’ye karşı tavırlarıyla Ankara’nın tepkisini çekiyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin 60 yıldır kapıda bekletildiğini belirterek, bloktan bir beklentilerinin olmadığını söyledi.
TBMM’de 28. Dönem 2. Yasama Yılı Açılış Toplantısı’nda Genel Kurulu’na seslenen Erdoğan’ı mesajları dünyada yankılandı.
AFP: Türkiye hiçbir şey beklemiyor
Fransa merkezli AFP ajansı, Türkiye’nin Avrupa Birliği’nden artık hiçbir şey beklemediğini yazdı.
Erdoğan’ın, “Biz AB’ye verdiğimiz sözlerin hepsini tuttuk ama onlar neredeyse hiçbirini tutmadı.” şeklindeki ifadelerine yer verildi.
Yeni taleplere tolerans yok
Cumhurbaşkanı’nın, AB’ye katılım sürecine ilişkin yeni taleplere tolerans göstermeyeceklerini söylediğine dikkat çekildi.
SKAI: AB aynı tavrı göstermiyor
Yunanistan merkezli SKAI televizyonu, “Türkiye’nin artık AB’den hiçbir beklentisi yok” başlığıyla okurlarını bilgilendirdi.
Türkiye’nin Brüksel ile müzakere sürecinde sözlerini tuttuğunu söyleyen Erdoğan’ın, AB’den aynı tavrı görmemesinden rahatsızlık duyduğu belirtildi.
Erdoğan’ın, İsveç’in NATO’ya katılım sürecinden ise bahsetmediği notuna yer verildi.
Erdoğan: Haksızlık üzerine haksızlık yapıyorlar
Meclis’te konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, AB ile devam eden sürece ilişkin şunları ifade etmişti:
Yönetimler değişse de Avrupa Birliği’nin ülkemize yönelik adaletsiz ve ahde vefa ilkesiyle bağdaşmayan tarafgir tutumunda bir değişiklik olmadı.
Kağıt üzerinde ortaya koydukları ilkeleri, kuralları, süreçleri hiçe sayan bir yaklaşımla ülkemize haksızlık üzerine haksızlık yapıyorlar. Türkiye olarak 60 yıldır kapısında bekletildiğimiz Avrupa Birliği’nden herhangi bir beklentimiz yok.
“Ankara Kriterleri’yle yolumuza devam ederiz”
Şayet, bize karşı örtülü bir yaptırım gibi kullandıkları vize dayatması başta olmak üzere haksızlıklarından geri dönerlerse, kendi yanlışlarını düzeltmiş olurlar.
Yapmazlarsa siyasi, sosyal, ekonomik ve askeri olarak bizden herhangi bir beklentiye girme hakkını tümüyle kaybederler. Eğer, artık iyice lafta kalan tam üyelik sürecini sonlandırmak gibi bir niyetleri varsa, işin o tarafı da kendi bilecekleri iştir.
Biz, demokrasi, adalet ve özgürlükler noktasında Kopenhag Kriterleri’ni gerekirse Ankara Kriterleri yapar, yine yolumuza devam ederiz.
